KILAVUZLUK HİZMETLERİ Konusunda TÜRK KILAVUZ KAPTANLAR DERNEĞİ yazısı
sayı: 056 30.09.1997
Sayın Reşat Özkan,
Birinci Ulusal Denizcilik Şurası’nı başarıyla tamamlamış bulunuyoruz. Şura’ da birçok konuşmacı yararlı konuşmalar yaptı. Bu konuşmalarda ve Çalışma Grubu raporlarında iki noktanın altı devamlı olarak çizildi:
1) Denizcilik, her türlü faaliyeti, kuralları, örf ve adetleriyle uluslararası bir alandır.
2) Keşfedilmiş Amerika’yı yeniden keşfetmeye çalışmanın gereği yoktur.
İkinci noktayı vurgulamak için sayın Ali Esen’in Konfiçyüs’ ten yaptığı alıntı da çok güzeldi:
“İnsanlar için, denenmiş ve kötü netice alınmış olandan ders almayıp, onu tekrar denemek en acısıdır.”
Sayın Reşat Özkan,
Sizin Akademik unvanı olan bir denizci olarak bunları çok iyi bildiğinizden eminiz. Ancak bulunduğunuz mevki nedeniyle, dışarıdan size yöneltilen baskılarla, dünyadaki denizcilik uygulamalarına aykırı işler yaptırılmak istendiğini de görüyoruz.
Tanıdığımız kişiliğinizin tek başına bu baskılara karşı koyacağını bilmekle birlikte, denizciliğin tüm uluslararası uygulamalarında sizinle birlikte ve size destek olduğumuzu da bilmenizi isteriz.
Bu bağlamda, uluslararası olan denizciliğin bir parçası olan kılavuzluk hizmetlerinde de tüm dünyadaki bütün ülkelerde, yazılı kuralı olsun ya da olmasın, daha önceki kötü deneylerden ders alınarak bugün şu iki uygulama bulunmaktadır:
1) Sınırları belirli bir alan içinde yalnızca bir tane Kılavuzluk Teşkilatı (Şirketi) bulunur. (Dünyadaki hiçbir devlet, sınırları belli bir alan içinde birden daha çok Kılavuzluk Teşkilatının çalışmasına izin vermemektedir. Çünkü, bunun bir kaos yarattığı, yarı kamusal nitelikli olan kılavuzluk hizmetlerindeki kargaşanın ise devlet otoritesini sarstığı çok yıllar önce kötü deneylerle yaşanmıştır.)
2) Yukarıdaki kuralla da bağlantılı olarak, Kılavuzluk Hizmetlerinde rekabet yaptırılmaz. (Esasen, dünyadaki her devlet kılavuzluk Tarifelerinin belirlenmesinde ya doğrudan ya da dolaylı rol alır. Bu nedenle, hizmetler belirli bir bölgede ya da ülke çapında konunun özelliğinden ötürü tek bir şirket tarafından verilmekle birlikte, hem Tarifelerin şirket tarafından belirlenmemesi hem de şirketlerin devletin koyduğu kural ve şartlara uygun olarak aldıkları izne göre çalışmaları dolayısıyla, bu durum “Tekel” olarak nitelenmez ve kapitalizmin iyi uygulandığı Almanya ve Hollanda gibi ülkeler de dahil tüm dünyadaki uygulama böyledir.)
Sayın Reşat Özkan, baskılar ne olursa olsun, sizin Denizciliğin uluslararası uygulamalarına ters düşen bir karara imza atmayacağınıza, böyle bir durumun GUIDE TO PORT ENTRY ve FAIRPLAY gibi kitaplara, EMPA, IMPA ve IMO gibi örgütlere de yansıyarak Türkiye’nin itibarını zedeleyeceğini bildiğinize, güvenerek, çalışmalarınızda başarılar dileriz
Saygılarımızla.
TÜRK KILAVUZ KAPTANLAR DERNEĞİ
YÖNETİM KURULU
This article was written by admin