Uta Dergisi Ağustos 2000
“Rekabet kılavuzluk hizmetlerinin doğasına aykırı”- Röportaj- Uta Dergisi; Ağustos 2000
Dekaş-Denizcilik Kılavuzculuk A.Ş. (Doğrusu: Deniz Kılavuzluk A.Ş)
Yönetim Kurulu Başkanı Aykut Erol:
Rekabetin kılavuzluk hizmetlerinin doğasına aykırı olduğunu söyleyen Dekaş Yönetim Kurulu Başkanı Aykut Erol, her bölgede tek bir kuruluşun hizmet vermesinin doğal olduğunu ileri sürdü.
Med Marine Grubu’yla konsorsiyum şeklinde, İzmit Körfezi’nde kılavuzluk ve römorkaj hizmeti veren Aykut Erol, yönetmeliğin dünya, Avrupa Birliği ülkelerindeki usul ve esaslar ile IMO kararlarının esas alarak hazırlandığına dikkat çekti. Dünyanın hiçbir yerinde acente ve armatörlere bu hizmet için izin verilmediğini iddia eden Erol, kılavuz kaptanın tarafsız olması gerektiğini savundu. Erol: “Kılavuz kaptanın görevi güvenliği sağlamaktır. Bunun için de, kılavuz kaptan gemiyle ilgili menfaatleri olan acente, armatör, yük sahibi ve bunlar gibi taraflardan hiçbirisinin adamı olmamalı. Hepsine eşit uzaklıkta durabilecek, bağımsız yapıdaki kendi teşkilatının adamı olmalıdır” dedi.
Aykut Erol, özel şirketlerin yaptıkları yatırımlar ve hizmet anlayışlarıyla, hizmet kalitesini ve standartları yükselttiğini ve kamu kuruluşlarının tersine indirim yaptıklarını belirtti. Erol bütün bu olumlu gelişmelere rağmen konunun mahkemelere taşınmasına anlam veremediklerini söyledi. Erol’un bu yöndeki açıklaması şöyle: “Kılavuzluk ve Römorkaj Hizmetleri Teşkilatları Hakkında Yönetmelik”i iptal ettirmek için Danıştay’a İdare Mahkemelerine davalar açtılar. Rekabet Kurumu’na başvurulmasını sağladılar. Hepsinden red cevabı aldılar. Nemrut, İzmit, Toros, Gemlik, Tuzla, Ambarlı, İskenderun, Bandırma ve Tekirdağ Limanı’nda kılavuzluk ve römorkaj izni alıp bölgelerinde bu servisi veren özel şirketler var. Konunun dikkat çeken yanı; genel olarak TDİ ve TCDD’nin verdiği hizmetten memnun olmama gerçeğinin dışında, sadece İzmit Körfezi’nde verilen kılavuzluk ve römorkaj hizmetleriyle ilgili sorunların gündeme gelmiş olmasıdır.”
Erol, Rekabetin el üstünde tutulduğu ve tekelleşmeye kesinlikle izin verilmeyen ABD’de bile, güvenliğe dayanan yapısal özelliğinden dolayı bu hizmetlerde rekabete izin verilmediğini hatırlattı.
Erol’un verdiği bilgiye göre ABD’nin gerekçeleri:
*Rekabet hem kılavuzluğun hem de kılavuzluk hizmetleri sisteminin doğasına ve işlevine uygun değildir.
*Güvenliği tehlikeye atar.
*Bazı gemilere ayrıcalıklı hizmet verilmesine yol açar.
*Kılavuzluk hizmetlerine gerekli yatırımlarını yapılmasına engel olur, standartlar düşer.
*Ekonomik olarak uygun olmayıp kamu çıkarlarına aykırıdır.
*Rekabet, kılavuzluğa devlet tarafından gereksiz ve yüksek oranda kanuni müdahaleyi gerektirir.
Bu alandaki gerçeklerin görülmesi gerektiğini belirten Erol: “Türkiye’ye çağ atlatan her iyi oluşumu değiştirme huyundan vazgeçilmeli” dedi. Erol’un verdiği bilgiye göre; ülkemizde Kılavuzluk ve Römorkaj Hizmetleri Teşkilatları Hakkında Yönetmeliğin ‘bir bölgede bir teşkilata izin vererek’ tekel yarattığı iddiasını inceleyen Rekabet Kurumu’nun bu konudaki kararı şöyle: “Esasen ‘doğal tekel’ olarak da adlandırılabilecek ekonomik, teknik veya hukuki nedenlerle tam rekabete açılamayan sektörlerde az sayıda (bazı hallerde sadece bir) kuruluşun faaliyet göstermesi, buna karşılık düzenleyici bir kurumun sıkı bir denetim oluşturabilecek kanuni yetkilerle donatılmış olması, genel kabul görmüş bir yaklaşımdır. Denizciliğin yüzyıllardır lokomotif sektör konumunda olduğu Kuzey Avrupa Ülkeleri’nde de Kılavuzluk Hizmetleri, ya kılavuz kaptanların oluşturduğu tek bir kuruluş ya da değişik liman bölgelerinde, bir federasyon çatısında birleşen kardeş kuruluşlar tarafından sunulmaktadır.”
This article was written by admin